Kayıtlar

Şubat, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

CENNETÎ RESİM

Bu resim instagramdan 26 Temmuz 2023'te alındı.) Geldiğin toprağa benzemiş yüzün Umudun,hayalin hep olmuş gibi Memnun bir hayatı anlatır gözün Çiçek açmış tebessümü bürünmüş Sanki bütün hayat aşkla yürünmüş Ömrün gülistanda bir yolmuş gibi Ne de güzel tebessüm tüm ömrü bir ilkbahar Misali tüketirken cenneti görmüş gibi. Sevgi akan gözlerle baktığı bu dünyada Ölmeden ölmüş gibi,cennete girmiş gibi. Yüzün çiçek tarlası örtünden mi bulaştı? Baktıkca bu çehreye "Yaşamak güzel!" derim. Hayaller bir virane,umutlar tükenirken Bu mübarek yüz ile zail olur kederim. Mütemmim bir huzurun nakış nakış örülmüş İlmik ilmik dokunmuş sanatı var yüzünde. Yusuf'un kurtulurken yaşadığı sevincin Hüzünlü mutluluğu okunuyor gözünde. Şiiri tarif edecek olsam derim ki, YIKINTILARDAN VE KIRIKLIKLARDAN GÜZEL CÜMLELERIN DOĞDUĞUNU GÖRDÜM,ANTİK BİR UYGARLIĞIN YIKINTILARI GİBİ. Şiir,sevinçten,hüzünden,yıkılmalardan,ayrılıklardan,nispeten kavuşmalardan...beslenir...

HÜZÜNLÜ BİR RESİM

(Bu resim 13 Şubat 2023'te instadan alındı.) Bu resim üzerine, 6 kıta 11'lik ölçüyle, 1 kıta 14'lük ölçüyle şiir yazmışım.Yahut,resimde öyle bir tılsım ya da ilham verici "duruş" varki yazdrmış.İçinde son İlbahardan,ilk koşa kadar olan zamanı taşıyan...sızılar,iç geçirmeler,pişmanlıklar,göz yaşıyla demlenmiş tebessümi görüntelemiş on resim...ya da şahit olunulan hayat bir antoloji çıkarır ortaya.14'lük şiirleri "döktürecek" 7,9 ve 11'lik şiirleri sağanak edecek bir resim.Çoğunuza göre "Bir resim işte!" Çoooğunuz benim gibi bakamıyor,göremiyorsunuz.Ben de sizin gibi göremiyorum,sizin bakışınızdan istemiyorum. "Sen bu kadına aşık olmuşsun!" diyor bir arkadaş ve "aşk"ın ne kadar ucuz,apışarası,kısacık ömürlü olduğuna olan inancımı tahkim ediyor.Ben SEVERİM,bir resmi,insanı,vakıayı,davayı.Aşk'ın tarifini beraber çalıştığımız ve çoğunuzun tanıdığı birinin diliyle yapayım "Ya hu Hüseyin,nemize lazım bizim dava-mav...

BİR RESİM ÜZERİNE

Kulağımda MFÖ,Barış Manço şarkıları,yüzümde pişmanlıkla renklenmiş bir tebessüm,elimde 70'lerin sonunda çekilmiş bir resim;babam,annem ve ağabeyim.Annem yok artık,babam arafta,ağabeyim yorgun bu gün.Ağabeyim kadar yorgunum,babam kadar arafta,annem kadar yok.Âdemden adem'e giden, yaşarken uzun ölünce kısa ama herhalûkârda ince bir yol bu halimiz. Annem deyince biraz alzaymır oluyorum,Yurtyeri,Zinav sarmalına düşüyorum."Ekmekli..."kadındı,Yurtyeri ve civarında güzleğe çıkanlar bilirler;yakından geçene ikramda bulunurdu.Bir "kuru ekmek,bir bardak katık/ayran" da olsa vermekten zevk alırdı.Eli boldu,gönlü zengindi gelip geçene.Babam...6 yaşındaki kızımla aynı durumda hatta,kızımın çok gerisinde.Hayat uzadıkca o boyu değişken eni dar yol daha da daralıyor ve yolun dışında kalıyor "insan" adem'lik burası "yok"luk. Yol öyle daralıyor ki,geçen Pazar "Askerden gelecek oğlum var,gelince telefon ette gelip beni köye götürsün!" dedi....

HASTA

HASTA (Murat Çetin kardeşe) 06.16 otobüse biniş,06.42 metrodan çıkış,06.47 iş yerine giriş. -Seni kovuyorlar mı Hüseyin abi? Her iş yerinde en çok karşılaştığım soru. 03.00'te uyanıp kalktım,beş dakika oturdum,düşündüm (beynin varlığını ihsas) yattım.04.40'ta kalktım tekrar.Bir kahve yaptım,biraz sağa-sola sataştım."Şu bulaşıkları yıkayım!" Tıkırtı çıkacak,Tayyip uyanıp gelecek "Yaa baba git yat!Sana ne bulaşıklardan?:((" Sabah olmadan bir atarlanmanın itarına lüzum yok.Oldum olası var olan efemine yanımı bastırdım,bulaşıkları yıkamadım, "zaten üç-dört bardak yıkasınlar." Çok Müslümanım ya,sağ ayakla çıktım evden "Rabbim,günümüzü hayırlı eyle.Rızkımızı helalinden,bedenimizi sıhhatli,işimizi kolay eyle!" Her sabah rutin duam,evden çıkıyor mu bilmem. Kartal köprüsünde indim,motor sesi duymuş atımız gibi koşar adım yürüyerek metroya indim.Benden önden giden iki kişiyi hızla geçtim,yolda en az bir boy önde olmalıyım.Ama,yinede ban...