BİR RESİM ÜZERİNE
Kulağımda MFÖ,Barış Manço şarkıları,yüzümde pişmanlıkla renklenmiş bir tebessüm,elimde 70'lerin sonunda çekilmiş bir resim;babam,annem ve ağabeyim.Annem yok artık,babam arafta,ağabeyim yorgun bu gün.Ağabeyim kadar yorgunum,babam kadar arafta,annem kadar yok.Âdemden adem'e giden, yaşarken uzun ölünce kısa ama herhalûkârda ince bir yol bu halimiz.
Annem deyince biraz alzaymır oluyorum,Yurtyeri,Zinav sarmalına düşüyorum."Ekmekli..."kadındı,Yurtyeri ve civarında güzleğe çıkanlar bilirler;yakından geçene ikramda bulunurdu.Bir "kuru ekmek,bir bardak katık/ayran" da olsa vermekten zevk alırdı.Eli boldu,gönlü zengindi gelip geçene.Babam...6 yaşındaki kızımla aynı durumda hatta,kızımın çok gerisinde.Hayat uzadıkca o boyu değişken eni dar yol daha da daralıyor ve yolun dışında kalıyor "insan" adem'lik burası "yok"luk.
Yol öyle daralıyor ki,geçen Pazar "Askerden gelecek oğlum var,gelince telefon ette gelip beni köye götürsün!" dedi."Baba,askerden son gelen oğlun benim,33 yıl oldu geleli..." dedim "Sen benim oğlum musun?" Burası Araf,burda varsın Âdem'sin,akli melekelerin yok adem'sin.Yol daralmış ve dışında kalınmış...
Bir resim,bir düşmüş yaprak,bir sararmış yaprak,bir yorgun yaprak.
Bu yazının bana bakan yüzü,
Umudum her daim bakidir amma,
Hayat kısa,ben yorgunum,yol uzun
Değil elbette,
Umudum arafta,hayat uzun ve ben çoook yorgun.
Yorumlar
Yorum Gönder