LEYLA

Ben kendi çölünde gezen Leyla peşinde bir seyyah Peşinden gittiğim hayal-hayal ötesi bir penah. Bulursam, hayal biterse, gerçek doğarsa bu çölde Olaki geriye kalan olacaktır derin bir "Aah!" Kum tanelerince umut çöl sonsuzluğunca inat Yaklaştıkca uzaklaşan vahşi kısrak-deli bir at Çölde Leyla bir sonsuzluk ve Leyla'da tüm kâinat, Kim der ise yalan söyler "kâinatı sevmek günah!" Kızgın güneş altındayım bir cehennem öncesinde Cennet ki yanıbaşında Leyla'nın az ötesinde Gündüz serin gece ılık Leyla'nın her nefesinde Aramanın zevki ile duyduğum hazdır "Eyvallah!" Sevmek sonsuzca aramak-bulmak şartı olmaksızın Aşk ise tenin yanması kül olmaya kalmaksızın Leyla bir put,eğilirim lakin secde kılmaksızın Secde için eğildiğim O'nu da yaratan Allah. Benim çölümde yol yoktur,yordam yoktur,asıl yoktur Benim arayışım sonsuz mola yoktur fasıl yoktur Leyla'nın arayışındayım "Leyla nedir,nasıl?" yoktur Leyla gece,Leyla gündüz,Leyla beyaz, Leyla siyah. Günah O'ndan gayrı bir hal sevap O'nun varlığıdır O,sevginin kâinatı O bir aşk uygarlığıdır O kalbin ritmik atışı,genişliği dar'lığıdır Diyeceksin ki "O bir put!" put olsa da Leyla mübah. Birazcık yaklaşabilsem zafer olacak seferim "Uzaktan görecek olsam hayat bahşedecek!" derim Ya vurulmaksa bir çölde iki kirpikle kaderim? Olsun,o gözleri olsun canıma kasteden silah.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AİDİYETSİZLİK

TOKAT'TA GECE

ALZAYMIR