MEZARLIKTAKİLERE

MEZARLIKTAKİLERE Anama Yılların yorgunluğu,yokluğu,kırgınlığı Eksikliğini duydum unuttum dargınlığı Hâlâ bir bıçak izi gibi içimde duran Öptürmediğin elin anılarıma vuran Kabrinin başındayım gözlerim ıslak ıslak Hem acı hemde hasret beraberce yağacak. Babaanneme, İlk ve son sevgilimdin,sevgin ve merhametin Hâlâ bir dağ misali duruyor hatıramda. Yumuşacık dokunur kalbime gül cemalin Rahmet yağmuru gibi durursun hatırımda. Hasan ağabeyime, Bir hasta yatağında bitti bütün gaile Bana mirastır yarım bıraktığın o çile. Kardeş değil bir ruhun yansıması ikimiz Hulûl etmişsin bana iki bedende bir'iz. İsmail emmime, Nasıl çileli geçti erken biten hayatın Yapmacık kızgınlıklar duruyor mu yüzünde? Durgun akışı gibi yüreğinle Fırat'ın İncecik bir merhamet örülüydü sözünde. Kâzım,Mevlüt dayım,ememe, Kâzım dayım adamdı,yakışıklı ve süslü Yürüyüşünde mısra mısra şiir olurdu. Mevlüt dayım,kaderi yazılmış biraz puslu, Arife ememinse yaralı bir hayatı... Ömrü kardeşle koca arasında kalırdı. Azime halama, "Hala anne yarısı" derler ya tastamamdır, Annemden biraz öte anlamı vardı bende. Bazan halam olurdu,bazanda öz anamdır Yüreğimde bir sızı her yadımdan geçende. Zeynep halama, "Babasının gülü"müydü vakıf değilim amma, Gül misaliydi yüzü gonca misali taze. Mezarlık gibi sessiz evliyaca bir ömür, Numune-i timsaldi şahidim hepimize. 28-Ağustos-2024