ÖLÜM üzerine
Son bir haftada uzak-yakın iki akrabamın vefatını gördüm,ikiside corona sebepli.Biriyle ilişkimiz yılda bir kaç defaya mahsustu Diğeriyle ilişki falan kalmamıştı,akrabalıkta (benim tarafımda) kalmamıştı.
Bu resimlerle bu yazının uyumu mu?
Çokta uyum yok,öyle bir derdim de yok!ÖLÜM meselem-konum.
Ölümlere yadırgayıcı bakamıyorum,yani;öldüğünü duyduğum kişinin ölümü,yaşamı kadar normal.Acıyacak,ağlayacak,ağıtlar yakacak nasıl bir ölüm ve ölü olabilir ki?..
Yaşadığı zaman sıradan geçmiş,"normal"in dışında bir varlığı olmamış,varken varlığı-yokken yokluğu bir anlam kuşanamamış birinin ölümü,yakınım bile olsa...içimde bir şeyi harekete geçiremiyor.Ölümün soğukluğunca soğuk,varken ki yokluğunca yok davranıyorum ve bu doğaçlama bir hal.
Varlığı ile anlam,hareket,değer taşıyan insanların ölümü ise,bir ateş olup içimde yanıyor.Hiç görüşmediğim,konuşmadığım,somut varlıksal temasım olmamış insanların ardından günlerce ağladığım,ölümüyle dağımı kaybettiğimi düşündüğüm olmuştur.
Muhsin başkan,Erbakan,Ahmet Kekeç gibi...bir değer,bir hareket ifade eden kişilerin ölümü,sıradan ölümler değildi.Üzülme kelimesi, bunların ölümünü duyduğumda ifade etmek için yetersiz ve kısır kalmıştı.Hele Muhsin başkanın ölümü/katlinde duyduğum bir kalenin tasfiye edildiği ve "artık daha savunmasızız!" hissi...
Ölüm,herkesin bildiği/kaçamayacağını da bildiği ama en az aklına getirdiği gerçek.Aklına geldiğinde ise "ağzının tadını kaçıran" yarım kalmış işleri hatırlatan bir "acaip" gerçek.Öyle bir gerçek ki;olacağı durdurmak içşn "ölğm var ölün!" diyen şahsın,karşısındakine hatırlatırken dahi ruhuna dokunmayan gerçek.Ölüm,solunan hava,içilen su,rutin yenen yemek gibi bizimleyken bile-bizim aklımızda olmayan gerçek.
İşte-ben bu gerçeği tadan kişiler için üzülemem,ağlayamam,ah-vah edemem.Eğer,bir normale üzülmem(iz) gerekiyorsa o,yaşıyor olmam(ız) olmalı.
Genelde sebepli gelir ölüm;hastalık olur sebep,afetler olur,savaşlar olur,işgaller olur,sadizmin tatmini olur,zenginliklere göz dikilmesi olur..."olur oğlu olur."
Bir haftada iki "akraba" ve korona sebepli ölüm demiştim.Sanırım yapılabikecekler yapıldı ve ecel geldi-galip geldi.
Ya Aylan bebek,
Ya Irakta,Yemende,Afganistanda,Doğu Türkistanda,Suriyede,ilh...ÖLDÜRÜLENLER...Sebep;onlar kimsesiz müslümanlar,kimsesiz yahudi ve hıristiyan olmayanlar,tüketme güçleri dikkate alınmayacak kadar az olanlar.Stratejik önemi yada yeraltı zenginliği olan toprakların çocukları onlar.İşte bu ölümlere üzülürüm,ağlarım,kahrolurum.Bir günde yediğimi bir ayda yiyemeyen ve açlıktan ölen yetişkin-çocuk ölünce insanlığımdan utanırım.Sıcak evde oturup,ölüm üzerine bu yazıyı yazarken,soğuktan titreyen,donan kişinin ölümünü hissetmek,benim leşimi serer gözümün önüne.
Sınırda,dağlarda,sınır ötesindeki varlığıyla benim rahat yaşamımda etkili olan Mehmetciğin şehid edilmesi beni onulmaz yaralar.O şehid edilirken,bir kurşunda bana saplanır ve o yara hep kanar.
Ölüm,normal bir insanın-normal ölümüne niye ağlanır ki?..Ha,sen ölmeyeceksen ve onun eksikliğini hep duyacaksan ağla!Sen de öleceksin,hem unutacaksın da!Nefesin gibi hissetmediğin,varlığı oyun-oynaşlıktan öte gitmeyen,sevgisini tatmadığın,maddi anlam yüklü birinin,hepimizin ölümü...kalanlar için bir yolun açılmasıdır belki;hem ölüm sırasındaki yolun,hem daha rahat,eklerden kurtulunmuş bir yaşama yolunun.
Ölüm iyidirde!
Eğer odunumuzu bolca toplamamışsak;
Ateşli günlerimiz kısa sürer,İrem'de sefa süreriz.
Bitirmeye yetmediğimiz işler biter.
Biriktirdiğinizi evladınıza yeme fırsatı çıkar.
Biriktirdiğinizi yiyemeden giderek kendinize attığınız kazıkla "zavallı,çalıştı-çabaladı,yiyemeden gitti!" dersinde anlatılan konu olursunuz.
Sevap biriktir(e)mediğim için-çoğunuzu da kategorimde gördüğümden;günah yığımsamam(ız) küçücükken giderşz,yükümüz hafif olur.
Ölüm güzeldir,insanın ondan korkması bu güzelliğin şahididir.
Maşallah dayı ağzına fikrine sağlık 👏
YanıtlaSil