FOTOBİYOGRAFİ-1

FOTOBİYOGRAFİ-1
04.40'tan sonra uykusuz,
Şiirler geçiyor içimden huysuz,
Bu herdemki halim,
Bir sonsuz sanrı ahvalim.
Huzura gidiyorum-huzursuz,
Bir çöl gibiyim-sonsuz kum ve yakıcı sıcak,
"Aman tanrım!" bu sanrılı halim,
Nereye gidecek,ne olacak?
Beyin kökümde bir acı,
Ne tarafa çevirsem kafamı;
O tarafa saplanıyor.
Acım artıyor dembe dem,
Şiirler de unutturamıyor,
Fırtınalar kopuyor içimden.
Kalkıyorum;
Bir bardak soğuk su,
Bir koyu kahve,
Dışarı çıkıyorum;bir cıgara.
Güneş yeni uyanmakta
"Bahtım geceden kara!"
"Bahtım bir kahpe!"
Gökyüzü;sarıya çalar turuncu,
Sokakta yürüyorum
Bir köpek ürüyor peşimden
Belli;ısıramayacak!
"Ben de ona ürsem mi?" diyorum!
Dönüp-ürecek olsam;
Biliyorum,korkacak!
"İnsan bu!" itten-it,
Korkak,kalleş ve yiğit!
"İnsan bu!"
Melekten üstün,itten alçak!
Sabah,biraz mahmur,
Biraz umutlu,
Biraz karışık.
Ben bu;
Mahmurluğa,
Mağdurluğa,
Karışıklığa alışık.

14'ünde doğmuşum Mart'ın,
Bindokuzyüzaltmışsekiz'de.
Tek odadan ibaret-koca bir evde.
En az sekiz kişi meskun.
Önünde koca bir dam,
Altında ahır.
Ee,düşünmüyor değilim;
Bir oda,iki eş ve iki koca
Hep bir arada geçmekte zaman
Nasıl "yaptılar bu işi!" ne biliyim!
Az değil;
İkisi ölmüş,altı yaşayan,
Sekiz çocuk,
Bir odada-durmadan!!!???

Babaannemi iyi bilirim;
Biraz kafayı oynatmıştı sanki,
Kolay değil;
Yüz yıl ömür,
Askerden gelmeyen kardeş,
Hayatı yıkmış '39 depremi,
Yokluk içinde yıllar.
Nereye yürüse;
Acıya,
Izdıraba çıkan yollar.
Harika bir babaanneydi,
BİR TANEYDİ!
Belki-hakkı ile
Bizi bir babaannem sevdi.
Candan bir sevgisi,
Merhamet menbaı bir kalbi,
Şefkat yüklü sözleri vardı.
Bir harikaydı.

Annemden kulaklarımda kalan;
"Muradın yarıda kalsın,
Gün yüzü görmeyesin!"
Annem;
Rabbim taksiratını alsın,
Rahmet eylesin sana.
Keşke,sen yaşasaydın.
Yine deseydin;
"Muradın olmasın,
Gün görmeyesin!"
Yine dargın dargın baksaydın.
Anladım-
Anladık ki;
SEN DE BİR HARİKAYDIN!

Babam;
Sonu gelmez işlerin,
Bitmez toprak sevgisinin,
Mahkeme kapılarının gediklisi.
Çokca haklı olsa da;
Biraz ihtiraslarının kurbanıdır kendisi.
Babam;
Biraz sevmeyi,
Biraz vazgeçmeyi,
Biraz "Amaaan!" demeyi bilseydi;
Çok iyiydi.

Mart'ın ondördü,bindokuzyüzaltmışsekiz,
Kışın soğuk mu soğuk günleri
Doğmuşum.
Toprak damlı,tek odadan ibaret,
Loş bir evde.
O soğuk günleri
Ömrümün her anında bulmuşum.

Heves edilesi olmasa da,
Orta şekerli oldu çocukluğum.
İlk aklımda kalan o saf günlerden;
Kazım dayımın,
O,"artistik giyim"iyle,
Bir kağıt torba dolusu
Kurabiye ile yanıma gelmesidir.
Her akşam beklerdim;
Ne dayım bilirdi bunu-ne ailem.
Adamın aslıydı,
Başkaları O'na kıyasla;
Biraz pelepoş,biraz...ne bilem!

Yaşımdan büyüklerle hayvan otlatırdım,
Her sabah beni alırlardı yanlarına;
Födeğin Zeynep,KuşAhmet'in Ayşe,Pelüzegilin Saliç.
Onlarla mal otlatmaktan huzur alırdım.
Selametle;güzel insanlardı
Mutlu oldum-pişman olmadım hiç!

Akşamları okul çıkışkarında,
Salyangoz toplardık,
Bağdatlı'da satar,
Kovanı'dan lokum-kurabiye alırdık
Ne de güzel mutlu olurduk.
Yorulurduk amma;
Ne yorulurduk!

İlk şiirlerimi yazdım ilkokulda,
Ottan-çamurdan
Derme çatma şiirler.
Nohut yanında seyvan gibi;
Bir yelle yıkılacak dizeler,
Fakat;bana dairler.
Bir Sabiha öğretmen vardı,
İnanmamıştı şiirime,
Bir şiirde O'na yazmıştım
"Şair" olduğumu???anladı!!!

Hürmetler Saliha hocam.
Harem'de-bir bankta oturmuşum,
Kendimi sanrılarıma kurmuşum
Ve,zatınızı sevgi ve muhabbetle yadediyorum.
Bir türkü "çalıyor" yanımda,
Birazda hüzün geldi şimdi,
O günlerle dolmuşum.

İlkokul yıllarım iyiydi,
İyi olan öğretmen(ler)im vardı
İlkokul yıllarım;
Ömrümde ki tek kardı.

İlk okuduğum kitaplar;
Şevket Süreyya;Menderes'in Dramı,
Necip Fazıl;Aynada ki Yalan,
Ahmet Günbay;Figan,
Emine Işınsu;Sancı.
İlk okuduklarımın,
Derin sancısı kaldı.
Menderes'i orda sevdim.
Orhan'la Burhan'ı,
Aslıhan'la,Neslihan'ı,
Dursun Önkuzu'yu tanıdım;
Kelime kelime.
Okumak öylece kaldı
Elimde-elime.

Harem'de bir bankta oturmuşum,
Bir türkü çağlıyor "gitme turnam vuracaklar!"
Kurşunlar bana gelmiş;
Kurşun dolmuşum.
Bağlamanın tellerinde gezdikce mızrap,
Kalbim titrerde,
Türküleşir ızdırap.
Geçen yüzyıldan çıktığım yolculuk,
Biraz puslu,biraz soluk.
"Bana ne yazdan bahardan,
Bana ne borandan kardan?"
İçimde ırmak efkardan,
Kıyılarıma vuruyor.
Yıldan-yıla savuruyor.
Yaralarımı deşiyor,
Hatıraları eşiyor,
"Yine gönlüm hoş değil!"
Dertler beni üleşiyor.

Neyleyim ki geçip gitti zaman ah-ü zar ile,
Kimi yaktık,kimi yandık;yoldaş olduk nar ile.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AİDİYETSİZLİK

TOKAT'TA GECE

ALZAYMIR