Nihan,DOSTUM.                   17/07/2016. 20.30
         (Ölümü güzelleştiren;oluş biçimine bağlı olarak ölüştür.Güzel olunmuş bir hayatın ölüşü de güzel olur.)         
                  Dün akşam posta kutumda mail'ini görüp iştiyak ve hasretle okuduktan ve cevabi bir şeyler yazdıktan sonra,hani bir mola vermiştim ya;uyuyakalmışım.Uyandığımda saat akşamın 21.00'i olmuştu.Kendime gelip bir çay demleyinceye değin otuz fakika geçti.Çay içerken "tivittıra takılayım biraz..." dedim.Paylaşımlarda bir anormallik vardı,birşeyler oluyordu ve kimse bir tanım getiremiyordu.İlk olarak 22.00'ye doğru Zahit Zengin adlı bir şahsın tivitini gördüm;"Boğaz köprüsünü asker kapatmış,bilgisi olan var mı?" diye soruyordu.Sonra çorap sökülmeye,tanımlanamayan olay rengini vermeye başladı;darbe oluyordu.Bir kısım asker "kazan kaldırmış" ulufe olarak memleketi istiyor,televizyondan bildiri okutuyordu.Sen de o gece ki ÜLKEYİ KARARTMA OPERASYONUNA/DARBEYE şahitlik ettin.Ben,benim o gecemi anlatmak istiyorum/anlatacağım.
                  Tivittırda 22.00'ye kadar kaldım.Eş zamanlı olarak face ve instayı izledim ve darbenin fetöcülerin bir ülkeyi işgale açma hareketi olduğunu anladım.On dakikada evi toplayıp-düzelttim,abdest aldım ve dışarı çıktım.Henüz, "devlet!" tam olarak olaya vakıf ve egemen olamamışken içimde korku dağları,aklımda bu işgale açma girişiminin başarılı olması halinde çocuklarımın yarını düşüncesi,umudun adı ve adresi olan memleketimin düşeceği zor durumun tahrikiyle sokağa fırladım.İlk dakikalarda sokağa "fırlayanlar" bir doğaçlama ölüme/şehadete koşanlardı ve gördüklerimin gözlerinde "gün bu gündür!.." sevinci vardı adeta.Ben hariç,ben korkuyla karışık gidiyordum.Gidiyordum;sokakta olmam lazımdı-evde oturulacak zaman değildi.Korkuyordum;hem "şundan..." diyeceğim bir açıklamam yoktu,hem "devlet" henüz yoktu,hem kimse ne yapacağını "pek" bilmiyordu.Bilinen,zamanın her saniye-her dakika ilerleyişiyle açık olan bir kalkışma vardı,ordunun tamamı değil-ordu içinde önemli yerleri ele geçirmiş bir grup ayaklanmış/ülkeye çöreklenmeye/mülkiyeti zimmetine geçirmeye çalışıyordu.Bu,zimmete geçirme ihtirasını sezen sıradan insanlar sokaklara,meydanlara dolmaya başlamışlardı,kadın-erkek,yaşlı-genç,hatta çocuklar.
                  Sevgili NİHAN,
                  Oturduğum yerle C.başkanı'nın evi arasında bin metre ancak var.Dün gece yakınlarda mukim olanlar öncelikle Başkan'ın oturduğu Kısıklı'ya toplandılar.Boğaz Köprüsü'ne çokca insanın gittiğini söyleyen polis bizi Kısıklı'dan bırakmadı.C.başkanı televizyona çıkıp meydanlara çağırdığında "görecektin!" Nihan;yerden insan kaynadı-gökten insan yağdı.Bir anda her yürünebilen yerden insan akmaya başladı meydanlara,kışla önlerine,asker karakolları önlerine...bu, acaip bir haldi!O insanlardaki "gözü kara" lık,o cevvaliyet,o "bu gece her hesap görülecek!" kararlılığı...Tokat'ta ne kadar görülebilir-bilemem ama İstanbul'da gözünü kapasan kalbin görüyor,aklın şaşıyordu.
                  Dün gece,bir inancımın ne kadar doğru olduğunu da gördüm Nihan.Bilirsin,dindar bir görüntüm vardır/mütedeyyin bir profildir çizilişim.Ve o aidiyetin bende imanlaşmış bir kabulü vardır;Anadolu asla düşmeyecek!Anadolu,yaşanılan zamanın HABEŞİSTANI, bu millet mazlumların NECAŞİ'SİDİR.ALLAH,YA YENİ BİR ÜMMET YARATACAK VE BU MİLLETİ TARİH SAHNESİNDEN  ÇEKECEK,YADA BU MİLLETLE BU DİN VE MAZLUMLARI KORUYACAK.İşte bu iman umdemin dün gece teyit edilişini yaşadım,o teyit imzasında emeği olan biri olarak.
                  NİHAN,
                  Özellikle İstanbul,dün gece meydanlarında,sokaklarında,yollarında,askerin isyan halinde olduğu ve olma ihtimali olan her yerde...sinirleri alınmış,kalbleri selamete erdirilmiş,akılları "sabaha,... zaferle!" inancına odaklanmış İNSANLARla, yürüyen şehit adaylarıyla isyana karşı kıyamdaydı.Çok asil,herbiri bir ülkeye bedel insanlar.Ve, dün hece Türkiyemin gökleri en samimi Allah,Allahuekber nidalarına şahit oldu.Dün gece;sâlâların nasıl uyardığını,ezanların nasıl savaştığını,minarelerin nasıl mızrak olup düşmana saplandığını gördüm.Dün gece NİHAN..."normal zamanlarda(???)" kıyafetinden dolayı hakaret dolu düşüncelerle bakacağım kadın-kızların ya Allah bismillah Allahuekber diye bağırırken bıcağın altına yatan İsmailce samimi olduklarını gördüm/UTANDIM.Dün gece,ordunun bir kesiminin-ağırlıklı bir kesiminin bu kalkışmayı sessizce izlediğini-isyanın sonucuna göre şekil alacak düşüncede kadrolarca yönetildiğini gördüm.Dün gece...çok korktum,korktukca kalbimi dinledim bana "onların niyeti kötü,senin sonun hayır olacak!" dedi.Kalbim beni tatmin etti tıpkı,tankın önüne yatan yürüyen şehit gibi,tıpkı,savaş uçağını "kovalayan" o "akılsız!" ADAM gibi.Onlarda kalplerini dinlediler çünkü ve peşinden reislerini!
                  Biliyor musun DOSTUM;
                  Dün gece,50+ yıl boyunca devlete sızmış-devamında devlet olmuş,bu "olmuş!?" luk güveniyle içine sızılabilineceğini hesap edememiş bir yapının boğazını sıktık.O,bizi öldürecekti biz,her zaman ki gibi merhametle muamele ettik;birazcık boğazını sıktık,felç oldu.Dün gece bu isyan olmasaydı bu satırlar çoktan yazılmış ve ben şimdi uyıyor olacaktım.Kısmet işte,karşıma otuz yıl sonra tekrar-harika bir sürpriz olarak çıkıyorsun...peşinden isyan geliyor
                  Ben,yine mola vereceğim NİHAN.Yeni gönderini okuyacak ve dinlenmeye çekileceğim.Yarın akşam nasipse-inşaAllah,isteğin ve isteğim üzerine devam edeceğim.
                              Şimdiden başlayatak;her daim Allah'a emanet olasın SEVGİLİ NİHAN.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

AİDİYETSİZLİK

TOKAT'TA GECE

ALZAYMIR