Kayıtlar

Kasım, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İstida

Arz-ı hal hatırlatmasıdır Muhterem efendim tam üç gün önce, Size bir halimi arz eylemiştim. Teveccüh göstermiş zatı aliniz, "Bakıp size döneceğim." demiştin Bakmak nasip olunmadı herhalde, Aciz son kez iletiyor,zor halde, Bildirim yok,ekran kara-kör halde, Oysa,kulak dikip ses beklemiştim. Memnuniyet olmayınca olur bu, Belirsiz bir zamana dek kalır bu, Ümit işte;insan gibi ölür "bu" Bu kadar sessizlik beklememiştim. Yer sizindir seçmek sizin hakkınız, Ola ki almadı artık aklınız, Bir anahtar mevcut bende saklınız, "Teslim edeceğim yeri..."demiştim.             Saygılarımla

Haydarpaşa,tren

Bir tren gelirdi Haydarpaşa'ya Anadolu'dan; Kara şapkalı,eski ceketli köylü gelirdi. Gurbet gelirdi yorgun vücutlarda, Yarı yorgun,yarı ölü gelirdi.  Sırtlarda yorgan gelirdi,gönüllerde taze bir hasret, Kış boyu inşaatlarda çalışılacak, Hem para biriktirilecek,hem dert. Sıla uzak mı uzak,gurbet namert mi namert. Bir tren gelirdi Anadolu'dan, Taze gelini,yeni sabiyi,ana-babayı bıraktırarak, Bir yorgun insan iner tren garında, Sırtının dönük olduğu sılaya baktırarak. Artık o tren yorgun insanlar getirmiyor, Gurbet getirmiyor, O trenle artık;gurbeti sıla olmuş, Sılası kalmamış insancıklar getiriyor. Gelirken turistler getirip Giderken turistler götürüyor. O,tren artık tren değil.